Sunday, September 16, 2007

Bakü’den selamlar...




Uzun zaman oldu bloga yazmayalı. Düşündüm de Türkiye’de sevdiklerimden ayrılınca onlara da burdan haber yollamak lazım. Bugün Bakü’ye gelmemin birinci ayı tamam oldu. Bu bakımdan azcık birşeyler yazmak istiyorum. Bakü, Türkiye’den çok izler taşıyor. Mesela Metro’da dizilerin reklamlarını görüyorsunuz. “Bir İstanbul Masalı”, Türkiyenin en çok izlenen tele-serialı (yani dizisi) indi (yani şimdi) TV’de. Azerbaycan TV kanalları bunu çok iyi yapıyorlar. Türkiye’de yayınlanan ve büyük rağbet gören diziler şimdi Azerbaycan TV’lerinde yeniden yayında. “Aliye”, “Asmalı Konak”, “Aşka Sürgün” , “Kurtlar Vadisi” gibi diziler burada yeniden yayınlanıyor. Benim komşular çok gürültü yapıyorlar. Ama ne zaman ki “Kurtlar Vadisi” dizisi başladı, komşudan ses soluk çıkmıyor. Çocuk babasına “Bana bugün Polad’a bahacıyıg” deyir.:) Burada ayrıca gerekli elektronik malzemeleri olan insanlar Türk TV’lerinin hepsini izliyorlar. Reşat Nuri Güntekin’in “Yaprak Dökümü” dizisinin müziğini duyunca çok garip oluyorum. Özellikle ordaki Fikret karakterinin repliklerini çok beğeniyorum. Yine STV’nin Büyük Buluşma ve Sırlar Dünyası gibi dizileri burda da favoriler arasında.

Metro’da başka bir reklam daha dikkatimi çekti. “Beko Dünyanın en süretli paltaryuyan maşınını teqdim edir.” Yanı, “Beko dünyanın en hızlı yıkayan çamaşır makinesini sunar”.

Bir de Türk müzikleri burda çok yaygın. Şöyle ki geçen geldiğimde Ferhat Göçer’in “Cennet” şarkısı dillerdeydi. Bir çok insanın mobil telefonunda melodi olarak kullanılıyordu. Şimdi arabayla geçenlerde birisi geçiyor, açmış müziğin sesini sonuna kadar, hani yaparlar yaaa:P Yalnız müzik : Rober Hatemo, “Beyaz ve Sen” şok oldum açıkcası. Bir de Türkçe konuşan birisine çok iyi bakıyorlar gibi bir izlenim edindim. Otobüste giderken, telefon geliyor ve ben Türkçe konuşunca birden herkesin dikkatini çektiğimi görüyorum. Bir keresinde teyzemin oğlu da beni uyardı. Herkes seninle ilgileniyor felan gibisinden….

Azerbaycan hızla gelişiyor. Ben en son Türkiye’ye geldiğimde üç hafta İstanbul’da kaldım. Burada olan arabayı orada görmedim. Toyota’nın Prada diye bir serisi var RAV4’ten daha büyük. Ne Eskişehir’de ne de İstanbul’da o arabadan yok. Bakü havaalanına gitmek için yolda bekliyordum ve 10 dakikada 10 tane Toyota Prada geçti. Acayip bir araba kullanımı var. Nissan Murano mu dersiniz, Mercedes ML320 türevleri, Hummer’lar ve diğer cip markaları. Burası da aynen Compir’in Amerikası gibi olmuş. Hemen hemen herkeste araba var. Azerbaycan ve Bakü şu anda öyle bir durumda ki ne üretsen satılıyor. Yani tam gelişme aşamasında. Tüketim için yeterli insan var ve sektörler boş, hemen hemen. Ben de alışmaya çalışıyorum.

Fotoğraflardan biri Hazar denizinden biri de Bakü’deki Qız Qalası’nın (Kız kalesi) fotoğrafı. Metroyla 15 dakikada denize inebiliyorum. Şimdilik bu kadar, gelişmeler hakkında haberleşmek dileğiyle, hepinize kucak dolusu selamlar, sevgiler…

Saygılarımla, Önder Yenilmez.

9 comments:

Smart Learning Hub said...

artik bu sitenin ismini degistirip baku guncesi mi yaparsin, bilmem

Önder Yenilmez said...

Mehmet aslında senin yaptığın gibi ramazan da bahsedecektim... ama zamanla... Aslında manevi olarak hala Türkiye'deyim, MSN listemdeki insanların çoğusu eskişehir'de... Belki de onlardan bilgileri, dedikoduları alıp, bunu Bakü'deki bilgilerler harmanlayıp yazabilirim. Mesela Haberin varmı? Fazıl Tekin sanırım OGÜ'nün rektörü olmuş.. gibi gibi...

Önder Yenilmez said...

Zafer Apartmaninin son üyesi Hakkı , ben kendisine uzun zaman Sirrı demistim arkadaslar hatirlayacaklar. Mehmet biliyorsun sen giderken Yunus Emre abinin üstün gayretleri sayesinde profiteröllü uğurlama partisi düzenlemiştik:):):) Ben Hakkı'ya Ömür boyu mutluluklar dileklerimi belirttim mesela..:)

Smart Learning Hub said...

hey gidi gunler

Anonymous said...

sizde mi bıraktınız eskişehiri...şimdi biz kimden öğrenicez neler olup bittiğini,kim yazıp anlatıcak bize olup biteni...uzaktada olsanız siz eskişehiri yazmadan duramazsınız ...neyse devamını bekliyoruzzz..

Önder Yenilmez said...

anonim ama sanki tanidik bir ses:)
neyse aramizda:)

Anonymous said...

evet çok tanıdık:)merabalar ben ferda.duyunca çok üzüldüm ya sizsiz bir eskişehir...sizde eskişehirsiz:)umarım bu gidiş uzun sürmez...sizi eskişehirde görmek umuduyla(tabi eskişehire geldiğimde:(

sevgilerle...

Önder Yenilmez said...

Ferdacim,
sesini duymuş gibi oldum:):):)
O güzel sesinle radyoculuk
mesleğine inşallah memleketinde
adim atarsın:)
sen de demek memleketindesin...
Ben artık Bakü'deyim...
Ben de memlekette sayılırım...

Anonymous said...

memlekette olmak en hayırlısı...eskişehiride özlüyorum ama özlemek de güzelmiş:)bir şeyi kırk kere söyleyince olurmuş ya galiba bende radyocu olucam bu gidişle:)ama şuan bir sigorta acentesinde çalışıyorum yatay geçiş yapabilirim radyoculuğa:):):)
bizleri unutmayın oralarda...
msn adresim: *editor burayi kapatti`:)
eklerseniz sevinirim...
belki birgün radyodan seslenirim size...:):):)